MEZAR
Sabah mezarlığa vardım,
Baktım herkes ölmüş yatar,
Her biri çâresiz olup,
Ömrünü yitirmiş yatar.
Kimi yiğit, kimi koca,
Kimi vezir kimi hoca,
Gündüzleri olmuş gece,
Karanlığa girmiş yatar.
Vardım onların katına,
Baktım ecel heybetine,
Ne yiğitler muradına,
Daha ermemiş yatar.
Nicelerin bağrın deler,
Kurtlar üstünde gezeler,
Gepegencecik tazeler,
Gül gibice solmuş yatar.
Yarı kalmış tüm işleri,
Dökülmüş inci dişleri,
Dağılmış sırma saçları,
Hep yerlere düşmüş yatar.
Çürüyüp durur tenleri,
Hakka ulaşmış canları,
Görmez misin sen bunları?
Nöbet bize gelmiş yatar.
|
TAŞTIN YİNE
Taştın yine deli gönül
Sular gibi çağlar mısın
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarımı bağlar mısın
Nidem elim ermez yâre
Bulunmaz derdime çâre
Oldum ilimden âvare
Beni bunda eğler misin.
Yavu kıldım ben yoldaşı
Umulmaz bağrımın başı
Gözlerimini kanlı yaşı
Irmağ olup çağlar mısın
Ben toprak oldum yoluna
Sen aşuru gözedirsin
şu karşıma göğüs geren
Taş bağırlı dağlar mısın.
Harami gibi yoluma
Arkuru inen karlı daği
Ben yârimden ayrı düştüm
Sen yolumu bağlar mısın.
Karlı dağların başında
Salkı salkım olan bulut
Saçın çözüp benim için
Yaşın yaşın ağlar mısın
Esridi Yunus'un cânı
Yoldayım illerim kanı
Yunus düşte gördü seni
Sayru musun, sağlar mısın. |